Arkadaşlıkta
başkaydı o zamanlar hani hababam sınıfını tekrar ve tekrar izlediğimizde de her
seferinde yüzümüzde bir gülümsemeyle tekrardan izleriz ya o misal. Şimdilerde
var mı bilmiyorum ama bizim dönemimizde çok eğlenirdik arkadaşlarımızla.
Beslenme çantalarımızla gelir her akşam annemizle pazarlık yapardık yarın ne
koyacaksın diye ve beslenme zili çaldığında tüm beslenmeler açılır ortak masa
kurulur yerdik afiyetle. Orta okulda ise kantinin yolunu tutardık cebimizdeki
harçlıklarımızla. Aslında çok büyümemiştik daha geçen yıl beslenme çantası
götüren biz ama ortaokula geçinçe ergenliğe ulaşmış gibi beslenme çantasından
kurtulduk hemen :) Sanırım nesilden nesile geçen alışkanlıklardı. sınıfım
çok eğlenceliydi. Tuğba ,Firuzan ve ben üçlü
gezerdik en yakın dostlarım. Tuğba 'nın koşuş
şekli,Firuzan'ın çimdikleri ve benimde çenem olduğu vakit eğlence kaçınılmazdı.
Matematik hocam ne çekmiştir benden ve sakızımdan, her geldiğinde ağzımı
kontrol ederdi öyleki ustalaşmıştım sakızı ağzımda saklamada o kadar yani.
Sosyal
öğretmenimiz yeni gelmişti aman yarabbi o koridorda yürür arkasında sanki
emekliler olur ya ziraat bankasının önünde dizilir aynı o sıra gibi ama sadece
erkek öğrencilerden ibaret çok konuşkan ilginç bir bayandı. Fen hocamız
içlerinde bir taneydi kızdığında "eşekoğlueşekler " derdi o kadar
samimiydi ve harika bir hocaydı özellikle firuzanım ve benim için. Bir de
İngilizce hocamız ama gülsem mi ağlasam mı bilemedim neden diyecekseniz
ingilizce derlerinde sadece şimdiki zamanı öğretti,gerçi sınıfta dinleyecek
adam da yoktu o da makara yapmak daha cazipti sanırım. Din hocamızda ayrı
biriydi biz kendi aramızda ona "bay kubidik " derdik. Sınavlarda kopya çekmek kaçınılmazdı. Neden diyeceksiniz çünkü her duanın bire bir ister, harf hatasını bile kabul etmezdi bildiğimiz sorulardanda sırf harften dolayı düşük alamazdık değil mi :)
Çok dikkatsizdi genelde kopya hiç çekmeyen ben o derste kopyacılara taş çıkartırdım hadi o kadar abartmayalım bazı sınavlarında...
Birde aşk var tabi o dönemde ne masumaneymiş meğer. Birbirini beğenen çiftler bir not gönderir ve evet cevabı alınca başlar bir mektup alışverişi aralarında. Bilir misiniz bilmem ama bizim okulda tenefüslerde kız erkek öğrenciler toplanır " dansa davet " oynanırdı. Açılamayan çiftler orda sinyal verirdi karşı tarafa :)
Birde çok gülerim ilk okul zamanındada "çat pat kaynana " oynanırdı ne komik.
Ben futbol oynamayı severdim ama öyle oyuna dahil edilmeden olanı. Makbul olanı da oydu, erkekler aralarında oynar bizi almazlardı bizde araya dalar topa vurabildiğince hızlı vurup kaçardık çok heyecan vericiydi.
Bir de okulun arka kapısında duran amcayı unutmayalım. Öğrencinin isteyebileceği herşey mevcuttu ona,özel günlerde bile fotoğraflarımızı çekip sonra satardı o kadar donanımlıydı. Küçük küçük, rengarenk kolanyalar vardı o dönemde, kokulu silgiler,renkli not defterleri hepsi sevinmemize yetiyordu. Birde okul çıkışı kapılarda satıcılar vardı yok yok hani. Pamuk şekerler,renkli jöleler, gofletler,emzik şekerler,tasolar, leblebi tozları vs. Favorim leblebi tozlarıydı içinden küçük bir oyuncak çıkar ve olabildiğince leblebi tozunu içime çeker nefes alamayacak kıvama gelince durur onu yutmaya çalışırken ardından gazoz içerdim, deymeyin keyfime.
90'lı dönemde öğrenci olmak eğlenceliydi.^^ Gülçin ^^
90'lı dönemde öğrenci olmak eğlenceliydi.^^ Gülçin ^^